İyi seçilmiş bir domainin bir çok katkısı olduğunu artık tüm girişimciler biliyor. Bugün katkılardan biri olan ve “type-in” ismi verilen trafik türünü anlatmaya çalışacağım.
Type-in trafik; Web tarayıcının adres alanına kelime ya da kelime öbeği (boşluksuz ve tiresiz) yazıp sonuna .com ekleme yoluyla oluşan trafiktir.
Örnek vermek gerekirse: battaniye almak istiyorsunuz ve tarayıcı adres barına gelip battaniye yazıp sonuna .com ekleyip siteye giriş yapıyorsunuz. İşte siz type-in trafiksiniz, type-in ziyaretçisiniz 🙂
İyi domainlerin az ya da çok mutlaka type-in trafikleri vardır. Tireli (-) domainler type-in trafik alamazlar. Çünkü kelime öbeğini yazarken asla tire kullanmayız.
Birkaç sene evvel haberlerde zabıtanın midye üreten bir eve baskınını izlemiştim. Tuvalette bulunan 1 çuval midye sonrası, midyeci “Abi ben yemeyeceğim midyeyi satmam” diyerek midyelerden yemeye başlamıştı. Sağlıklı olduğunu ispat etmeye çalışıyordu. 🙂
Benim için de benzer bir durum söz konusu. Her yerde bangır bangır doğru seçilmiş domain ile işe başlamayı tavsiye ederken benim aksini yapmam inanmadığım, sözlerimin arkasında durmadığım anlamına gelir. Bu bağlamda ortağı olduğum işlerin projelerinde imkanlar dahilinde en iyi domain ile başlamaktayım. Yds.com da buna en güzel örneklerden biri.
Başlıkta sözü geçen 1000 potansiyel müşteri kısmına gelelim. Geçtiğimiz aylarda ülkemizde yapılan tüm yerel yabancı dil sınavları tek isim altında toplandı: “YDS”.
Ben de iyi bir yatırım olacağını düşündüğüm için 12,000 USD ödeyerek yds.com’u satın aldım. Aynı zaman da abimin İngilizce Öğretmeni olmasından ötürü projelendirme ihtimalim de bulunuyordu.
Nitekim de öyle oldu 🙂
Birkaç gün evvel site yayına alındı. Elbette hemen trafiği takip etmek için Google Analytics izleme kodunu da yerleştirdik.
Aşağıda 6-14 Ağustos arası trafik kaynaklarından ilk 2 tanesi mevcut. Toplam ziyaretçi 393 bunun 311 tanesi (%79’u) direkt gelmiş. Yani type-in. Sık kullanılanlardan, başka sitelerden, arama motorlarından vs değil.
Domainimiz ydsXYZ.com tarzı birşey olsaydı aylığa vurduğumuzda 1000 kişiden fazla olan bu bedava trafiği elde edemeyecektik. Bu da kayıp 1000 potansiyel müşteri anlamına geliyor. Hangi girişimci bunu ister ki?
Elbette birde işin maliyet yönü var. Google Anahtar Kelime Aracı’ndan yds kelimesine baktığımda Yaklaşık Tık Başı Maliyet (Arama) 0,94 TL görünmekte. Burdan yola çıkarak domainin iyi olmasından kaynaklı type-in trafik sayesinde ayda 1,000 TL ödeyip Google Adwords reklamı ile getirebileceğimiz ziyaretçinin bize maliyeti 0 TL.
Yazımı bitirirken birer cümle ile de iki tespit yapayım:
1- Yeni açılan bir sitenin Google’dan aldığı organik hiti de ekran görüntüsünde görmüşsünüzdür. Bunda domainin gücü yadsınamayacak derecede fazla.
2- Bildiğiniz herhangi bir kurs var mı açılır açılmaz kapısından ayda 1000 potansiyel müşteri giren? Hem de bedavaya. Bu da işte bizlere internetin bir nimeti 🙂
Sonuç: İşinizi kurarken başlayabileceğiniz en iyi domain ile başlamalısınız. En iyi domain ile başlama imkanınız yoksa imkan yarattığınızda domaininizi iyileştirmelisiniz.
Mükemmel bir yazı olmuş her zamanki gibi.
Çok güzel ve açıklayıcı bir yazı olmuş.
çok güzel tespitler ama çok fazla iyimser bir yazı olmuş. en basitinden o bin ziyaretçinin hepsi sizin benim gibi gerçek kullanıcılar olmayabilir. twitterda bir paylaşım yaptığımda, paylaşım yaptığım sayfayı 30 ziyaretçi görüntülüyor olarak görüyorum. agent’lara göre bir sınıflandırma yaptığımda yaklaşık 18 tanesinin google, bing ve yahoo gibi birçok siteye ait botlar (örümcekler) olduğunu görüyorum.
çok büyük bir ihtimalle bu 1000 kişinin en az yarısının gerçek bir kullanıcı olmadığını söyleyebilirim.
Yönlendirilmiş trafikten bahsetmediğimi belirtmek isterim. Direkt tarayıcının adres barına yazıp gelen kullanıcıları konu aldım ve gösterdiğim ekran görüntüsü sadece bahsi geçen trafik türünü içermektedir. Yönlendirmeler yok.